Yurt dışına seyahat etmek isteyen birçok vatandaş için vize almak artık ikinci planda kalmış durumda. Asıl problem, konsolosluklardan randevuya erişebilmek. Avrupa ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere pek çok ülke için randevu sistemleri aylar sonrasına dolu görünüyor ya da hiç açılmıyor.
PSM Vize sahibi Sergen Altunbaş, randevu krizinin temelinde artan göç talebi ve önceki yıllarda yaşanan ihlallerin bulunduğunu belirtiyor. Özellikle Amerika’ya giden bazı kişilerin ülkelerine geri dönmemesi ya da izinsiz çalışması, konsoloslukların tüm başvurulara daha katı yaklaşmasına neden oluyor. Bu durum, yalnızca göç etmek isteyenleri değil, kısa süreli seyahat planlayan vatandaşları da doğrudan etkiliyor.

PSM Vize’nin aktardığına göre sınırlı sayıda açılan randevular, bazı kişi ve gruplar tarafından geliştirilen yazılımlar sayesinde çok kısa sürede alınıyor. Daha sonra bu randevular, yüksek ücretler karşılığında başkalarına satılıyor. Özellikle Schengen vizelerinde yaygınlaşan bu yöntem, sistemi adil olmaktan çıkararak fiilen bir karaborsaya dönüştürüyor.
Vize başvurularının değerlendirme aşamasında da yeni bir dönem yaşanıyor. PSM Vize, birçok ülkenin yapay zekâ destekli analiz sistemleri kullandığını, başvuru sahiplerinin sosyal medya paylaşımlarından dijital geçmişlerine kadar geniş bir alanın incelendiğini vurguluyor. Bu nedenle maddi durumun iyi olması ya da evrakların eksiksiz hazırlanması her zaman olumlu sonuç alınacağı anlamına gelmiyor.
Yaşanan bu gelişmeler, vize sürecinin maliyetini de ciddi şekilde artırmış durumda. Randevu bulma zorluğu, danışmanlık ve başvuru masraflarını yükseltirken, vatandaşlar eskisine kıyasla çok daha fazla bütçe ayırmak zorunda kalıyor. PSM Vize yetkilileri, önümüzdeki süreçte randevu sıkıntısının daha da artabileceği uyarısında bulunarak, başvuru sahiplerinin resmî kanallar dışındaki tekliflere karşı temkinli olmasını öneriyor.