Sanat güncesi…

Kültür-sanat etkinliklerini sizler için derledik.

Sanat güncesi…
REKLAM ALANI
Yayınlama: 12.02.2024
A+
A-


Tiyatro

Izmir
DT “Martı”

İzmir
Devlet Tiyatrosu, seyircilerini unutulmaz bir deneyime davet ediyor.
Anton Çehov’un eşsiz eseri “Martı”, Mehmet Özgül’ün
ustalıkla çevirdiği metniyle ve Metin Oyman’ın yönetmenliğinde
sahneleniyor. Oyun, 1890’ların Rusya’sında geçiyor ve dönemin
ekonomik, politik ve sosyal değişimlerinin gölgesinde kalan
karakterlerin hikâyesini anlatıyor. Güldeniz
Türküstün canlandırdığı İrina Nikolayevna Arkadina, Türker
Alpuğan hayat verdiği Pyotr Nikolayeviç Sorin ve Meltem Başınhan
Nina Mihaylovna Zareçnaya rolüyle seyirciyle buluşacak. Oyunda
ayrıca Tufan Pehlivan, Fatih Yurdakul, Doğukan Özman, Emrah
Şenışık, Nebahat Damla Ardal Alpuğan, Ceylan Fulya Aksütlü,
Deniz Burak Mersinli ve Ender Şeviker gibi önemli isimler de yer
alıyor. Karakterlerin
varoluş mücadelesi ve yaşama tutunma çabalarının anlatıldığı
bu etkileyici oyunda, aşk, idealler ve gelecek umutları sanatla,
edebiyatla ve tiyatroyla yoğrulmuş bir atmosferde ele alınıyor.
İzmir Devlet Tiyatrosu’nun sahnelediği “Martı” oyunu,
seyircilere unutulmaz bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. Tiyatro
severler, 13, 14, 15, 16 ve 17 Şubat tarihlerinde, saat 20.00’de,
Karşıyaka Ragıp Haykır Sahnesi’nde bu muhteşem oyunu izlemek
için biletlerini şimdiden temin edebilirler. Bu fırsatı
kaçırmayın, unutulmaz bir tiyatro deneyimi sizi bekliyor!

Sanat güncesi...

Trabzon
DT “Otoban Köpekleri”

Atapark
Haluk Ongan Sahnesi’nde Türk tiyatro edebiyatının yeni ve özgün
distopik örneği “Otoban Köpekleri”, dünya prömiyeri
ile seyircilerle buluşuyor. Dilan Demirel’in kaleminden çıkan bu
çarpıcı eser, Jess ve Hasi çiftinin yaşadığı hayali bir
dünyada geçiyor. Çift, “Özgürlük Ülkesi” adı
verilen bu düzende üst düzey, normal ve iyi vatandaşlar olarak
yaşamaktadır. Ancak bir gün, beklenmedik bir şekilde hayatları
altüst olur ve gerçeklikleriyle yüzleşmek zorunda kalırlar.
Jess’in mutlu hayalinin gerçekliğin kâbusuna dönüşmesiyle,
Özgürlük Ülkesi’nin vahşi sınırlarında yaşayan tehlikeli
“Otoban Köpekleri” adı verilen insanların varlığıyla
karşı karşıya gelirler. Acaba bu “Otoban Köpekleri”
kimlerdir ve ne amaçla yaşamaktadırlar? Oyuncu
kadrosunda Selin Poyraz, Burhan Kurt, Volkan Satır, Ayşe Natır,
Bedirhan Arpacı, Selin Karayağız, Yasemin Nalçacıoğlu, Murat
Çidamlı ve Ceyhun Gen’in yer aldığı bu heyecan dolu oyun,
izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. Yönetmen
koltuğunda Murat Çidamlı’nın oturduğu “Otoban Köpekleri”,
15, 16 ve 17 Şubat tarihlerinde, saat 20.00’de, Atapark Haluk Ongan
Sahnesi’nde sahnelenecek. Bu etkileyici oyunu kaçırmamak için
biletlerinizi şimdiden temin edebilirsiniz.

İstanbul
DT “Tek Başıma”

İstanbul
Devlet Tiyatrosu, seyircilerini yalnızlık ve dönüşüm temasını
işleyen etkileyici bir oyuna davet ediyor. Peter Quilter tarafından
kaleme alınan “Tek Başıma” adlı oyun, Nazlı Gözde
Yolcu’nun çevirisiyle sahneye taşınıyor. Tayfun Erarslan’ın
yönetmenliğinde gerçekleşecek olan bu tiyatro eseri, 13, 14, 15,
16 ve 17 Şubat tarihlerinde, saat 18.00’de, Mecidiyeköy Stüdyo
Sahne (80)’de seyirciyle buluşacak. Fulya
Ülvan’ın canlandırdığı Susan karakteri, yeni yaşında
hayatında bir değişim ve dönüşüm yaşamak istemektedir.
Yirmili yaşlarında arkadaşlarıyla çıktığı Avustralya
yolculuğuna bu kez tek başına çıkmaya hazırlanmaktadır.
Susan’ın yalnızlık, umut ve macera dolu yolculuğu, seyirciyi
sorgulayan, eğlenceli, hüzünlü ve kaotik bir dünyaya davet
ediyor. Oyun,
Susan’ın kaderini takip etme çabasını ve yaşamın içinde var
olma arzusunu anlatıyor. Seyirciler, Susan’ın hayat dolu
hikâyesiyle birlikte umut ve macera dolu bir yolculuğa çıkacaklar.
İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun sahneleyeceği “Tek Başıma”
oyunu, izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunmaya hazırlanıyor.
Biletlerinizi şimdiden temin ederek, bu etkileyici ve düşündürücü
oyunu kaçırmayın!

Opera
ve Bale

Ankara
DOB MDT ‘Payidar’

Ankara
Devlet Opera ve Balesi Modern Dans Topluluğu’nun repertuvarına
katılan Payidar, 17 Şubat 2024’te, saat 20.00’de ilk gösterimiyle
seyircilerle buluşuyor! Bu
özel performansta, A. Vivaldi ve J.S. Bach’ın müzikleri eşliğinde
Bürge Kayacan’ın koreografisiyle sahnelenen eser, Eros ve Thanatos
arasındaki ilişkiyi sadece bir galip gelme çabası olarak değil,
yeni bir denge arayışı olarak ele alıyor. İki zıt dürtünün
arasındaki mücadeleye farklı bir boyut kazandırarak, insanın
yaşamındaki temel çatışmaları dans aracılığıyla
izleyicilere aktarıyor. Sahne
tasarımını Aykut Öz, kostüm tasarımını Tülay Şimşek ve
ışık tasarımını Bülent Arslan ile Barış Karataş’ın
üstlendiği bu özel gösteriyi kaçırmayın. Ankara Devlet Opera
ve Balesi Modern Dans Topluluğu’nun muhteşem performansıyla Eros
ve Thanatos’un mücadelesini keşfetmek için biletlerinizi şimdiden
temin edin!

Sanat güncesi...

Konser

CSO
Ada Ankara / Yedi Güzel

CSO
Ada Ankara Mavi Salon’da gerçekleşecek olan muhteşem bir müzik
etkinliği sizleri bekliyor! Türkiye’nin yanı sıra Azerbaycan,
Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Macaristan ve
Türkmenistan’dan yetenekli yedi kadın müzisyenin oluşturduğu
Yedi Güzel, köklerinden aldıkları ilhamla unutulmaz bir
performans sergileyecek. Turan
Manafzade’nin müzik direktörlüğünde, Maiya Medetbek, Kanysh
Nurdi, Gökçe Bahar Oytun, Vlada Guseynova, Selbi Kadirova ve
Paulovits Boglárka’nın yer aldığı bu özel konserde, çeşitli
enstrümanlar eşliğinde muhteşem bir müzik yolculuğuna
çıkacaksınız. 13
Şubat tarihinde CSO Ada Ankara Mavi Salon’da gerçekleşecek bu
etkinliği kaçırmayın! Yedi Güzel’in eşsiz performansıyla
köklerimizden gelen müziğin büyüleyici dünyasına adım atacak
ve unutulmaz bir gece yaşayacaksınız. Biletlerinizi şimdiden
ayırtmayı unutmayın!

CSO
Ada Ankara / Tuğrul Tülek ile Date Night Şarkıları

CSO
Ada Ankara Mavi Salon’da unutulmaz bir müzik gecesi sizleri
bekliyor! Ünlü oyuncu, yönetmen ve müzisyen Tuğrul Tülek’in
öncülüğünde gerçekleşecek olan “Tuğrul Tülek ile Date
Night Şarkıları” adlı sahne projesi, dünya müzik
tarihindeki en romantik, en klasik ve en aşk dolu şarkılarla dolu
bir repertuvarla seyircilerle buluşacak. Gitar
virtüözü Cem Çatık, piyanist Berkan Kaya, basçı Eren Turgut ve
davulcu Burak Durman gibi usta müzisyenlerin eşlik edeceği Tuğrul
Tülek, sahneye getireceği seçkin şarkılarla izleyicilere
unutulmaz bir deneyim yaşatacak.14
Şubat Çarşamba akşamı, saat 20.00’de, CSO Ada Ankara Mavi
Salon’da gerçekleşecek bu özel etkinliği kaçırmayın!
Sevgililer Günü’nde sevdiklerinizle birlikte romantik bir
atmosferde, dünya müzik tarihinden unutulmaz eserlerle dolu bir
gece geçirmek için biletlerinizi şimdiden ayırtmayı unutmayın!


Sergi

Zülfü
Livaneli Kültür Merkezi
/Ankara

Şinasi
Bozatlı
“Anlar
ve Anılar”

Şinasi
Bozatlı’nın etkileyici eserleriyle dolu olan “Anlar ve Anılar”
isimli sergi, 2 Şubat 2024 tarihinde, saat 18.30’da Zülfü Livaneli
Kültür Merkezi’nde başladı. Sergi, 27 Şubat 2024 tarihine kadar
ziyaret edilebilecek. Sanatçı, eserlerinde savaşlar, salgın
hastalıklar, depremler gibi zorlu zamanlarda yaşanan korkuları,
endişeleri umut dolu duygularla iyileştirmeye odaklanıyor.
Bozatlı, hayatın anlamını sorguladığımız günlerde geleceğe
umutla bakmanın önemini vurguluyor. Şinasi
Bozatlı’nın eserlerinde gördüğümüz umut dünyası, renklerin
örtüşen armonileriyle hayat dolu umutları temsil ediyor.
Transparan renk geçişleri ve zerreler halinde dağılan lekeler,
umutsuzluktan renk renk umutlara dönüşüyor. Sanatçı, yaşamı
güçlü armonilerin ışıklarıyla olumlamayı hedefliyor. Bozatlı,
sanat hayatı boyunca titizlikle oluşturduğu soyut ekspresyonist
eserleri ve son dönem renkli çalışmalarıyla umutları temsil
etmeyi amaçlıyor. Türkiye’nin Akdeniz ışıklarından, Viyana’nın
kültür kaynaklarından, New York’un modernist tarzından ve
Afrika’nın renklerinden ilham alarak eserlerini oluşturuyor. Zincirler,
yaylar, silindirik yüzeylerde toplanan transparan renk akışları,
tuval yüzeyinde kıpırtılar oluşturan noktalar ve çizgiler,
Bozatlı’nın eserlerinin karakteristik özelliklerini oluşturuyor.
Sanatseverleri, Şinasi Bozatlı’nın renkli dünyasını keşfetmeye
ve umut dolu duyguları deneyimlemeye davet ediyoruz. “Anlar ve
Anılar” Sergisi, Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nde önemli
bir sanat etkinliği olarak yerini alıyor.

Doğan
Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi/Ankara

Ahmet
Uğur Deniz ‘Yurtsuz Bedenler’

Ankara’nın
sanatseverleri için heyecan verici bir sergi kapılarını açtı.
Ahmet Umur Deniz’in “Yurtsuz Bedenler” isimli sergisi, 9
Şubat 2024 tarihinde, saat 18.00’de, Doğan Taşdelen Çağdaş
Sanatlar Merkezi’nde başladı ve 29 Şubat 2024 tarihine kadar
ziyaret edilebilecek. Sergide, sanatçının eserleriyle
topraklarımıza ve toplumsal tarihimize dair derin izler bulunuyor.
Resimlerin ana teması, zamanın akışıyla birlikte, Şeyh
Bedreddin İsyanı’ndan Gezi Direnişi’ne, insan ve doğa
bütünlüğünün rant kültürü tarafından tehdit edildiği
dönemlere kadar uzanıyor. Feyyaz
Yaman’ın yorumuyla, Ahmet Umur Deniz’in eserleri postmodern dünyada
emeğin bedenin ağırlığıyla buluştuğu ve var olmanın
hafifliği ile hukuksuzluğun kesiştiği noktaları yansıtıyor.
Sergide, modernizmin yerellik ve göçerlik kültürüyle buluşarak
yeni sentezler oluşturduğu görülüyor. Sanatçının Gezi
Direnişi’nden Şeyh Bedreddin İsyanı’na uzanan eserleri, zaman ve
mekân kavramlarını sorgularken, politik ve toplumsal konuları
merkeze alıyor. Her karede kamusallığın müzakereci bir diyalogla
anlatıldığı sergi, insan kardeşliğine, evrensel dayanışmaya
ve insanlık hallerine odaklanıyor. Ahmet
Umur Deniz’in eserleri, izleyicileri tarihin katmanları ve modern
aklın temsilcileriyle yüzleşmeye davet ediyor. Sergi, sanat
tarihine dair derin bir yolculuk sunarken, izleyicileri düşünmeye
ve hissetmeye yönlendiriyor. Ankara’nın
sanatseverlerini bu nitelikli sergiyi ziyaret etmeye davet ediyoruz.
“Yurtsuz Bedenler” Sergisi, şehrin kültür hayatına
önemli bir katkı sunuyor.


Galeri
Siyah Beyaz
/Ankara

Günnur
Özsoy ve Nevzat Sayın ‘Ada’

Galeri
Siyah Beyaz, 40. yılı olan 2023-2024 sezonunda sanatçı
eşleşmelerine ev sahipliği yapıyor. Bu kapsamda Günnur Özsoy ve
Nevzat Sayın, “Ada” isimli sergileriyle 9 Şubat – 2 Mart
2024 tarihleri arasında izleyicilerle buluşacaklar. Sergide, ada
teması işlenerek izleyicilerin bilinmeyen sınırlara doğru bir
keşfe çıkması hedefleniyor. Ada,
çevresi suyla çevrili ve genellikle diğer topraklardan izole
edilmiş bir kara parçası olarak tanımlanır. Bu fiziksel
yalnızlık, ada metaforunda insanın iç dünyasını, bilincini ve
varoluşunu temsil ederken, aynı zamanda dış dünyadaki toplumsal
ve siyasal yapıları da ifade edebilir. İnsanın kendi iç
dünyasını keşfetmesi ve kendini tanıması adeta bir adada
yolculuk yapması gibidir. Günnur
Özsoy, soyut bir düşüncenin imgelerine dönüşen adalarda varlık
ve yokluğun buluştuğu bir gerçeklik sunarken, zamanın akışının
yavaşladığı ve gerçek ile hayal arasında belirsiz bir çizgi
çizdiği bir atmosfer oluşturuyor. Nevzat Sayın’ın mimari
yaklaşımı ise ada kavramının mekânsal boyutunu keşfetmeye
olanak tanır; soyut düşüncelerin imgelerine dönüşen bir
gerçeklikle karşılaşılır ve bu soyut gerçeklik, kavranması
güç bir mekân olarak varlığını sürdürür. Bu mekânda,
tanımlanan boşluk her türlü kavramın dışındadır. Günnur
Özsoy ve Nevzat Sayın’ın “Ada” isimli sergisi, 9 Şubat
– 2 Mart 2024 tarihleri arasında, Pazar hariç her gün 11.00-19.00
saatleri arasında, Galeri Siyah Beyaz’da ziyaret edilebilir.
Sanatseverler, bu özel sergiyle soyut ve mekânsal imgelerin
derinliklerine yolculuk yapma fırsatını kaçırmamalıdır.

Kitap

İncir
Çekirdeği Sendromu – Üstün Dökmen

Prof.
Dr. Üstün Dökmen, toplumumuzu “küçük şeylerin”
yaşamlarımızdaki önemine dikkat çekmeye devam ediyor. Bu sefer,
hangi sorunların gerçekten önemli olduğunu belirlemek ve
hangilerinin önemsenmeyecek kadar küçük olduğunu anlamak için
bize rehberlik ediyor. Ayrıca, dünya ruhbilim literatürüne
armağan ettiği “Boyutsallık” kavramını ve yaklaşımını
açıklıyor, günlük hayatımızda kullanabileceğimiz ufak
ipuçları sunuyor. Cumhuriyet
gazetesinde birikimlerini paylaşmaya devam eden Prof. Dr. Üstün
Dökmen, son yazılarından oluşan bir derlemeyle okuyucularını
selamlıyor ve keyifli, öğretici bir okuma deneyimi sunuyor.
Yazılarında, hayatta attığımız binlerce adımın önemini
vurguluyor ve bazen küçük görünen adımların bile büyük
etkileri olabileceğini belirtiyor. Ona göre, attığımız her adım
ve verdiğimiz her karar, geçmişteki tüm adımlarımızı
şekillendirir ve insanları, hayvanları, doğayı ve toplumun
değerlerini korumamız gerektiğini vurgular. Prof.
Dr. Üstün Dökmen’in yazıları, insanları küçük detaylara ve
yaşamlarındaki küçük değişikliklere odaklanmaya teşvik ediyor
ve bu şekilde daha sağlıklı, mutlu ve anlamlı bir yaşam
sürmelerine yardımcı oluyor.


REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.