İşyerinde iki arkadaşı için kaşar diyen bir işçi, 21 yıldır çalıştığı işyerinde tazminatsız işten çıkartıldı.
İşyerinde şakalaşırken ölçüyü kaçırmamak, başkasının özel yaşamına müdahale etmemek, hakaretten kaçınmak gerekiyor. İşçiler bu tür durumlarda çok ağır bedeller ödemek zorunda kalabiliyor. Bunun son örneği Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi’nde (BAM) kesinleşen yakın tarihli bir kararda görüldü.
Bir işçi çay molası sırasında iki işçi ile sohbet etmekte olan vardiya amirine “Yeni kaşarlarını buldun” dedi. Söz konusu işçiler ile vardiya amiri tepki gösterince şaka yaptığını belirten işçi özür diledi. Ancak işveren, söz konusu işçilerin şikayetçi oldukları gerekçesiyle önce disiplin soruşturması açtı. Ardından da 2000 yılından 2021 yılına kadar kesintisiz 21 yıl çalışan işçiyi, İş Kanunu’nun işverene derhal fesih hakkı veren 25/II-b maddesi uyarınca tazminatsız olarak işten çıkardı.
“KIDEM TAZMİNATI ÖDENSİN” DEDİ
Habertürk’ten Ahmet Kıvanç’ın haberine göre, işçi işe iade istemiyle dava açtı. İşçinin avukatı, müvekkilinin ilk işe girdiği zamandan beri çok yakın arkadaşı olan vardiya amiri ile şakalaştığını, cezalandırılmasının tek sebebinin işçinin uzun süredir işyerinde sendika temsilciliği yapması olduğunu, işverenin feshin son çare olması ilkesine uymadığını, bu nedenle işe iadesini istediklerini belirtti.
İşveren tarafı işçinin iş arkadaşlarına karşı onur, şeref ve namuslarına dokunacak söz sarf ettiğini, bu sözlerinden üç işçinin de rahatsız olarak şikayette bulunduğunu, “kaşar” dediği işçilerle arkadaşlığı bulunmadığını, bu nedenle haklı fesih yapıldığını belirterek işçinin işe iade talebinin reddedilmesini istedi.
İş mahkemesinin kararında, dinlenen davacı işçi tanıklarının anlatımından işçinin hakaret kastı olmadan şakalaşma amacıyla vardiya amirine “yeni kaşarlarını buldun” dediği, ancak söz konusu cümlenin hakaret kastı bulunmasa dahi bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına zarar verebilecek bir söz olduğu belirtildi. İşçinin hakaret kastının bulunmadığı ve özür dilediğini dikkate alan iş mahkemesi, haklı nedenle feshin ölçülü olmayacağını, yargılama sonunda oluşan vicdani kanaate göre işçinin kıdem tazminatının ödenmesini kararlaştırdı.
İŞVEREN HAKLI BULUNDU
İş mahkemesinin kararına karşı iki taraf da istinaf başvurusunda bulundu.
Dosyayı inceleyen Sakarya BAM, iş mahkemesinin işçinin işe iade talebini reddetmesini yerinde buldu. Ancak, iş mahkemesinin haklı nedenle feshin ölçülü olmayacağı gerekçesiyle kıdem tazminatı ödenmesi yönündeki kararının doğru olmadığı belirtilen BAM kararında, davacı işçinin sarf etmiş olduğu sözler nedeniyle şikayetçilerin namuslarına halel gelmesi endişesini yaşadıkları, şakanın ölçülü olması gerektiği, bu sınırı aştığı ifade edilerek işverenin işçiyi tazminatsız işten atması haklı bulundu.
BAM’ın kararı Yargıtay yolu kapalı olarak kesin nitelik taşıdığından işçinin 21 yıllık çalışma karşılığı kıdem tazminatı alma şansı tümüyle ortadan kalktı. BAM kararına göre işçi ayrıca kendi yaptığı mahkeme masraflarının yanı sıra işverenin masraflarını, işverenin 18 bin liralık avukatlık vekalet ücretini, arabulucu ücretini ve kendi avukatının parasını ödemek zorunda kaldı.