Erken genel seçime giden Hollanda’da, sandıktan yabancı düşmanlığı çıktı. Önceki gün yapılan seçimde ırkçı siyasetçi Geert Wilders’ın liderliğindeki Özgürlük Partisi (PVV), parlamentodaki 150 sandalyeden 37’sini alarak birinci oldu.
Eski Avrupa Birliği Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans’ın liderliğinde, yarışa ittifakla giren İşçi Partisi (PvdA) ile Yeşil Sol (Groen Links) ise 25 milletvekili ile önceki yıllara göre düşen yüzde 77 katılımla ikinci sırada yer aldı. Ankara doğumlu Dilan Yeşilgöz liderliğindeki sağ ve muhafazakâr iktidar partisi Özgürlük ve Demokrasi için Halk (VVD) ise önceki seçime kıyasla 10 koltuk kaybederek 24 sandalye kazanabildi ve üçüncü sıraya geriledi. Son anketler, seçimlerin bu üçlü arasında başa baş geçeceğini gösteriyordu. Yine de göçmen ve yabancı düşmanı olarak anılan Wilders’ın, meclis grubuna 20 sandalye daha ekleyerek rakiplerine farkla güçlenmesi olasılığı gündemde değildi. Ülkede koalisyon hükümeti kurabilmek için en az 76 vekilin desteği gerekiyor.
WILDERS DOZU AZALTTI
PVV’nin seçim programında ülkeye göçün durdurulması, cami ve İslami okulların kapatılması, Kuran’ın ve hükümet binalarında başörtüsünün yasaklanması maddeleri yer alıyor. Ancak 25 yıllık politikacı Wilders, “Bu hedeflere ulaşılmazsa ülkeyi yönetmeyeceğiz mi diyeceğiz? Hayır, artık diğer noktaların da önemli olduğunu görüyorum. Yasalara sadık kalarak Hollanda’nın yeniden birinci sırada olmasını istiyoruz ve bunu sağlayacağız” sözleriyle, İslam konusundaki söyleminde ısrarlı olmayacağının sinyalini veriyor.
Koalisyon görüşmelerine başlaması beklenen Wilders’ın diğer partilerden yeterli desteği bulup bulamayacağı henüz belirsiz. Merkez soldaki Timmermans, koalisyona soğuk mesajlar verirken sağ partilerin seçim öncesindeki Wilders başbakanlığındaki bir hükümete arka çıkmayacaklarına yönelik tutumları merak konusu olacak. Görüşmelerin sonuç vermesinin iyimser ihtimalle bahar aylarını bulacağı öngörülüyor.