Fizikçi Melvin Vopson, gerçekliğimizin gelişmiş bir sanal gerçeklik olduğunu öne süren simülasyon hipotezini destekleyen bilimsel kanıtlar sundu.
Laurence Fishburne’ün canlandırdığı Morpheus karakteri, simüle edilmiş bir gerçeklikte yaşıyor olabileceğimize dair gerçeküstü olasılığı yansıtan ikonik ‘The Matrix’ filminde “Şu anda bile, tam da bu odada,” diye düşünmüştü.
Portsmouth Üniversitesi‘nden fizikçi Melvin Vopson‘a göre bu bilimkurgu senaryosu göründüğü kadar uzak olmayabilir. Vopson geçtiğimiz ayın başlarında, evrenimizin gelişmiş bir sanal gerçeklik olduğunu öne süren simülasyon hipotezini destekleyen bilimsel kanıtlar sunan bir makale yayınladı.
Diğerlerinin yanı sıra Elon Musk da, algıladığımız gerçekliğin esasen bir yanılsama olduğunu ve herhangi bir video oyunundan daha sofistike olduğunu öne süren bu teoriye ilgi gösterdi.
Vopson’un gelişmekte olan bilgi fiziği alanına dayanan araştırması, fiziksel gerçekliğin temelde bilgi parçacıklarından oluştuğunu öne sürüyor. Araştırmaya göre, her temel parçacık tıpkı insan DNA’sı gibi, kendisi hakkında veri depoluyor.
Vopson 2022’de çığır açan bir hamleyle infodinamiğin ikinci yasasını formüle etmişti. Bu yasa, izole edilmiş bir bilgi sistemi içindeki entropinin veya düzensizliğin zaman içinde dengelenme veya azalma eğiliminde olduğunu ve rastgele bir evrenden ziyade düzenlenmiş bir evrene işaret ettiğini ileri sürüyor.
Bu keşif, bir zamanlar kaosun hüküm sürdüğü varsayılan yerde altta yatan bir düzen ve yönetişim olduğunu düşündüren önemli çıkarımlara sahip.
GERÇEK Mİ, SİMÜLASYON MU?
Vopson’un devam eden araştırması, simülasyon hipotezini daha da doğrulamak için genetik ve kozmoloji de dahil olmak üzere çeşitli alanlarda infodinamik yasasını uygulamayı içeriyor.
Kar taneleri ve yüz yapıları gibi doğal fenomenlerdeki simetri bolluğunu, gereksiz kodları eleyerek depolama ve gücünü optimize eden bir bilgisayar sistemine benzer şekilde, düşük bilgi entropisi için çabalayan bir evrenin potansiyel kanıtı olarak not ediyor.
Fizikçi sadece teori üretmekle kalmıyor, fikirlerini aktif olarak test ediyor.
Geçen yıl, parçacık-antiparçacık çarpışmaları yoluyla temel parçacıklarda kodlanan bilgiyi tespit etmek ve ölçmek üzere tasarlanmış bir deneyi finanse etmek için bir kitle fonlaması kampanyası başlattı.
Bu deneysel yaklaşım, bir parçacığın bilgisini silmenin gerçekliğimizin altında yatan yapıyı ortaya çıkarabileceğini ve potansiyel olarak kontrollü, simüle edilmiş bir ortamda var olduğumuzu doğrulayabileceğini göstermeyi amaçlıyor.
Kitlesel fonlama çabası finansal hedefine ulaşamamış olsa da Vopson, evren anlayışımızda devrim yaratabileceğine ve maddenin yeni hallerini doğrulayabileceğine inandığı bu iddialı deneyi gerçekleştirmeye kararlı.
Son yayınlarında Vopson, bilginin gerçekliğimizi şekillendirmedeki yaygın rolünü kanıtlayarak fizik alanını temelden değiştirme potansiyeli olduğunu düşünüyor. Başarılı olması halinde, çalışmaları gerçekten de evrenimizin hayal edilenden çok daha fazla düzenlendiğini ve bilim kurguda tasvir edilen senaryolara benzediğini gösterebilir.