Rusya’nın Başkenti Moskova’da gerçekleştirilen terör saldırısı sonucu 137 kişi yaşamını yitirdi. Konuya dair Cumhuriyet TV yayınına katılan Rusya Uzmanı Aydın Sezer, saldırının bölgedeki gelişmeleri hangi yönde etkileyeceğini anlattı.
23 Mart akşamı Rusya’nın başkenti Moskova’da bir konser salonuna saldırı düzenlendi. IŞİD terör örgütünün üstlendiği terör saldırısında 137 kişi hayatını kaybetti.
Rusya Devlet Başkanı Putin yaptığı açıklamada “Barbarca bir terörist saldırı” olarak nitelediği olayın faillerinin Ukrayna’ya doğru seyahat ederken yakalandığını belirtti. Putin “Düşmanlarımız bizi bölemeyecek” dedi.
“IŞİD SALDIRILARINA BENZEMEMESİ SORU İŞARETİ”
Putin’in açıklamasında Ukrayna’yı hedef gösterdiğinin altını çizen Rusya Uzmanı Aydın Sezer, “Saldırı sonra Rusya güvenlik kuvvetlerinin saldırganları Ukrayna’ya kaçarken yakaladıklarını biliyoruz. Hem Rus resmi makamları hem de Putin ilk açıklamasında Ukrayna’yı işaret etti. Bunun klasik bir IŞİD saldırısı olmadığını vurguladılar. Fiilen saldırıları gerçekleştiren IŞİD Horasan kolu olsa da bu saldırının asıl azmettiricisi ve lojistik destek sağlayanının Ukrayna olduğu düşünülüyor. Saldırının ilk dakikalarında ABD makamlarının ‘Olayın arkasında Ukrayna yoktur’ şeklindeki açıklamalarına dikkat çektiler. Saldırının IŞİD saldırılarına benzememesi de çok sayıda soru işaretini gündeme getiriyor” dedi.
“UKRAYNA’YA YÖNELİK SALDIRILAR ARTABİLİR”
“Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırılarında bir artış olacağı beklenebilir” diyen Sezer, şöyle devam etti:
“Bu terör saldırısı batıda Rusya’ya yönelik bir sempati oluşması siyasi sonucunu doğurdu. Avrupa’daki neredeyse tüm büyükelçilikler, ABD Büyükelçiliği bayrakları yarıya indirerek taziye mesajları yayınladı. Batı ülkeleri kamuoyunda giderek savaşta taraf olmama bakış açısı artıyor. Özellikle Macron’un önceki dönemlerde Rusya’ya yönelik söylemlerine bakacak olursak, batıdaki gelişmelere paralel değerlendirirsek bu saldırının batı kamuoyu açısından Rusya lehine bir sonuç doğurduğunu söyleyebiliriz. Bundan sonra Batılı karar vericilerin Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgili farklı politikalar geliştirmek zorunda kalacaklarını söyleyebiliriz.”
“RUSYA’DA PUTİN’E YÖNELİK ELEŞTİRİ AZALDI”
Ukrayna savaşına yönelik ya da Putin’e yönelik Rusya’daki muhalefeti batılı kaynakların abarttığını öne süren Sezer, “Batı ile ilişkilerde mesafe kazanmış Moskova, St. Petersburg gibi bölgelerde orta sınıf diyeceğimiz kesimin savaşa karşı olduğunu biliyoruz. Öte yandan kamuoyunda Ukrayna ile süreçte Putin’e yönelik eleştiri batının Ukrayna arkasında hizalanmasıyla azaldı. Bu saldırı Rusya içerisinde bir konsolidasyon sağlanmasına neden olur. Rusya içerisinde iktidara biçim veren güvenlik bürokrasisinin bu konuda yönetim üzerinde baskı oluşturacağını düşünüyorum. Sloviklerin büyük bir bölümü Putin’in Ukrayna konusundaki tavrını yumuşak bulmaya başladılar” diye konuştu.
Bölgedeki terör olaylarının artışına dikkat çeken Sezer, “IŞİD Taliban’la mücadele içerisinde. Suriye sahasındaki uzantılar da istihbarat örgütleriyle yakın ilişki içerisinde. Bu örgütlerin yaptığı eylemlerin terör örgütünün felsefesine göre bir anlam mı taşıdığı yoksa üçüncü tarafların kışkırtması ve desteğiyle kendi varlıklarını sürdürmek mi istediği net değil” ifadelerini kullandı.
BAKANLAR İSTANBUL SEÇİMİYLE MEŞGUL!
Türkiye’nin taziye mesajlarının ötesinde bir resmi açıklama yapmamasını eleştiren Sezer, şunları söyledi:
“Saldırıyı gerçekleştiren teröristlerden birinin Türkiye’den gitmiş olması, Arap medyasında bugün gördüğümüz, bu teröristin 23 Şubat’ta İstanbul’dan çok fazla görüntü paylaşmış olması önemli. Bu teröristin 4 Mart’ta Rusya’ya giriş yaptığı açıklandı.
Amerika’nin büyükelçiliği 7 Mart’ta bir terör uyarısı yaptı ve resmen ‘Konser salonu’ ifadesi kullanıldı. Dışişleri Bakanı ya da İçişleri Bakanı açıklama yapmak durumunda ancak İstanbul seçimine dahil oldukları için yoğunlar. Türkiye’nin adının geçmesi konusunda derhal açıklama yapmamız gerekiyor. Yarın bir gün bu kişilerin Türk vatandaşı olduğu da ortaya çıkabilir. Sadece taziye bildirmekle geçiştirilecek bir konu değil.”