Türkiye İliç’teki çevre katliamıyla sarsılırken altın madenciliğinin ekonomik yönü de tartışılıyor. Maden Mühendisleri Odası altın, bor, lityum gibi önemli yer altı madenlerinin özel sektör değil devlet eliyle işletilmesi gerektiğini söyledi.
2001 yılında Bergama-Ovacık’ta başlayan altın üretimi bugün 19 şirket tarafından sürdürülüyor. Türkiye’de 2004 yılında 138 olan uluslararası maden şirketi sayısı 773’e çıkmış durumda. Türkiye’nin yıllık ortalama altın talebi 200 tonu buluyor. Altın Madencileri Derneği’ne göre son 20 yılda kadar 453 ton altın çıkarıldı. Türkiye kendi talebini ve işlenmiş altın ihracatını da karşılamak için saf altın ithal ediyor. Bu ithalat 2023 yılında önceki yıla göre gerilemesine rağmen 25.2 milyar dolar oldu.
Türkiye’de yıllık ortalama 35 ton altın üretildiğini söyleyen Altın Madencileri Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, “Bunun değeri yaklaşık 2.5 milyar dolar. Türkiye’de üretilen bu altının tamamını Merkez Bankası TL ödeyerek satın alıyor” dedi.
Göz Atın
Erdoğan’ın dikkat çeken tavrı: Hafize Gaye Erkan’ı istifaya götüren süreç böyle gelişti!
İşçiler göçük altındayken 4 günde 190 futbol sahası büyüklüğünde 11 madene onay!
Altın, bor, lityum gibi madenlerin stratejik öneme sahip olduğunu söyleyen Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel ise bu nedenle bu madenlerin kamu tarafından işletilmesi gerektiğini belirtti. Ons altının 1996 dolardan satıldığı bugünlerde şirketlerin çıkardıkları her ons altından 900-1000 dolar arasında para kazandıklarını aktaran Yüksel, şunları söyledi:
“Altının onsu 1900 dolar seviyelerinde yani yüzde 50’ye yakın kâr var. Buradan devlet hakkı öderler. Yüzde 4-9 arasında değişir, genelde yüzde 5 civarındadır. Bir de yüzde 20 civarında bir gelir vergisi var. Bunların yanı sıra devletten aldıkları teşvikler ve vergi istisnaları var. Bu ocaktan ocağa değişir ama şirketler genelde ödedikleri devlet hakkını oradan çıkarırlar” dedi.
Yüksel, kâr hırsından arındırılmış, güvenceli, çevreye duyarlı ve devlete daha çok kâr getirilecek madencilik için bor, lityum, altın gibi stratejik ve tehlikeli madenlerin devlet tarafından işletilmesi gerektiğini söyledi.
‘UZMAN DENETİMİ SAĞLANMALI’
Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güven Önal ise Türkiye’de altın arayan 20 şirketten 4’ünün yabancı sermayeli olduğunu hatırlatarak, “Bor devlet eli ile üretiliyor. Lityumda henüz yatırım yok, pilot tesis Eti Maden tarafından devlet eli ile çalıştırılıyor. Altın ise stratejik bir ürün değil. Devlet eli ile işletilmesi gerekmez. Devlet etkin uzman denetimi sağlamalı” dedi.