Kahramanmaraş merkezli depremler, binlerce kişinin ölümüne sebep olurken binlercesinin de hayatını değiştirdi. 13 yaşındaki Mehmet’in de hayatı, adeta yerle bir olan Hatay’dan İngiltere’nin başkenti Londra’ya uzandı. Mehmet, birlikte yaşadığı babasına psikolojik destek olurken bir yandan da protez bacaklarına alışmaya çalışıyor.
Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve üzerinden tam bir yıl geçen depremler, Kahramanmaraş’ın yanı sıra Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana, Malatya ve Elazığ’ı vurdu. Açıklanan resmi rakamlara göre depremde, 53 bin 537 kişi öldü, 107 bin 213 kişi yaralandı.
Hatay’da yaşayan 13 yaşındaki Mehmet Koç, oturdukları beş katlı binanın çökmesi sonucunda yaralanan 107 bin 213 kişiden biri olurken, deprem sebebiyle 14 yaşındaki ağabeyini ve annesini kaybetti.
Hasan, depremde anneleriyle birlikte hayatını kaybeden Mehmet (solda) ve 14 yaşındaki oğlu Emre’nin (sağda) Mersin’deki hastane koridorunda çekilmiş bir fotoğrafını gösteriyor, 17 Şubat 2023. REUTERS/Clodagh Kilcoyne
İngiltere’nin başkenti Londra’da yaşayan Mehmet’in 58 yaşındaki babası Hasan, deprem haberini duyar duymaz ilk uçakla Türkiye’ye geldi ve Hatay’a giderek enkaz altında kalan ailesini aramaya başladı.
Arama ve Kurtarma ekiplerinin, betondan ve bükülmüş metal yığınından Mehmet’i çıkarabilmesi 76 gün sürdü. Ancak hastaneye kaldırılan Mehmet’in, her iki bacağının da kesilmesi gerektiğini belirlendi.
Mehmet, 9 Ekim 2023, Londra, İngiltere’deki Kraliyet Ulusal Ortopedi Hastanesi’nde protez ve fizyoterapi randevusundan çıkmak için tekerlekli sandalyesini kullanıyor. REUTERS/Clodagh Kilcoyne
“‘İMDAT’ DİYE BAĞIRIYORDUM…”
Doktorların, bir saat geç getirilmesi halinde ölmüş olabileceğini vurguladıkları Mehmet, kaldırıldığı hastanede konuştu.
Kendisinden daha yüksekte enkaz altında kalan komşusu Hayrettin’in yardımıyla hayatta kalan Mehmet, ne kadar süredir mahsur kaldığına dair hiçbir fikri olmadığını belirtirken yaşadıklarını şöyle anlattı:
“‘İmdat’ diye bağırıyordum. Komşumuz Hayrettin bana ne zaman bağırmam gerektiğini söylüyordu ve ben de o söylediğinde yardım için bağırıyordum. Kurtarıldığımda hiçbir şey hissetmedim ya da düşünmedim, kafam karışıktı. Beni kurtardıklarında su istedim. Ailem beni dışarıda bekliyordu ve enkazdan çıkarıldıktan hemen sonra onları gördüm”
HAYATA LONDRA’DA TUTUNDU
Uçakla seyahat edebilecek kadar iyileşmeden önce iki ayını hastanede geçiren Mehmet, oğlunun buruşmuş İngiltere pasaportunu enkazda bulmasının ardından hayata Londra’da tutundu.
İngiltere’ye ilk kez 1990’larda giden ve Mehmet gibi İngiliz vatandaşlığına sahip olan Hasan, yaşadıklarına dair “Hayata alışmaya çalışıyoruz” ifadesinde bulundu.
Kendisine en büyük desteği yine oğlu Mehmet’in verdiğini belirten Hasan, “Mehmet okula başladı ve daha iyiye gidiyor. Şimdi bana destek oluyor, bana ‘baba onları geri getiremeyiz ya da olanları değiştiremeyiz’ diyor. ‘Her şeyi unutalım ve hayatımıza devam edelim’ diyor” dedi.
Hasan, “Çok üzgünüm. Ama onun yanındayken bunu belli etmemeye çalışıyorum. O çok cesur ve bana çok destek oluyor” ifadesinde bulundu.
Mehmet’e, protez bacaklar takıldığını aktaran Hasan, oğlunun hastanede güç kazanmak için adım atma ve egzersiz yapma alıştırmaları yaptığını söyledi.
Mehmet, 9 Ekim 2023, Londra, Britanya’da, Kraliyet Ulusal Ortopedi Hastanesi’nde protez takılması sırasında fizyoterapi çubuklarını kullanmadan önce tekerlekli sandalyesini kullanırken tercümanı da ona bakıyor. REUTERS/Clodagh Kilcoyne
Hasan, Mehmet’in protez bacaklara alışmasının zor olduğunu ve protez bacakların doğru şekilde oturmalarının zaman aldığını belirtirken büyüdükçe de sık sık ayarlanmalarını gerekeceğini vurguladı. Hasan ayrıca, oğlunun daha fazla ameliyatla karşı karşıya kalabileceğini de ifade etti.
LONDRA’DA YAŞAM
Mehmet, en sevdiği İngiliz takımının Manchester City olduğunu ve Norveçli forvet Erling Haaland’ın özel bir kahramanı olduğunu söyledi.
Reuters’ta yer alan habere göre, çok sevdiği futbolun yanı sıra bilgisayar oyunları oynayan Mehmet, tıbbi ihtiyaçlarını Hackney Belediyesi tarafından ayarlanan bir öğretmen tarafından evde sürdürdü.
Mehmet, Londra’da yerel bir okula başlarken Hackney Belediyesi öğretmeni Simon Joseph, “Mehmet’e ders vermek ve onu daha yakından tanımak çok güzeldi” dedi.
Mehmet’i anlatan Joseph, “Haftalar geçtikçe sıcak ve arkadaş canlısı doğası daha da ortaya çıktı. Harika bir mizah anlayışı var, özellikle de İngilizce yeni kelimeler denemek söz konusu olduğunda” ifadesinde bulundu.
Mehmet, Türk okul arkadaşlarıyla iletişim halinde ve büyükannesi de dahil olmak üzere Türkiye’deki akrabalarıyla düzenli bir şekilde konuşuyor.