CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in Bütçe görüşmeleri sırasındaki konuşmasına ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi vermişti. TBMM Başkanlığı, Bayraktutan’ın soru önergesini iade etti. Cumhuriyet’e konuşan Bayraktutan karara tepki gösterdi.
Laiklik karşıtı açıklamalarda bulunan ve cemaat, tarikat yapılanmalarını sivil toplum örgütü olarak gören Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan tarafından soru önergesi talebinde bulunuldu.
Talep, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından “kişisel görüş” gerekçesiyle reddedildi.
Bayraktutan’ın sorusunda “Anayasaya aykırı beyanlarda bulunan, laiklik ilkesini açık şekilde ihlal eden, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde cemaat ve tarikatlarla işbirliğini savunan, “Devletin çocukların dağa çıkmasını engelleyemeyecek durumda olduğunu; bunu tarikat ve cemaatlerin engellediğini” ifade ederek Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarını zedeleyen, askerlerimizi, emniyet mensuplarımızı zan altında bırakan Tekin’in görevine ne zaman son verilecektir?” ifadeleri yer almıştı.
TBMM Başkanlığı, Bayraktutan’ın önergesini TBMM İçtüzüğü hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle iade etti. İade nedeni ise “’bir önerge ile yazılı olarak cevaplanmak üzere milletvekillerinin, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlara yazılı olarak soru sormalarından ibarettir’ kuralına yer verilmiş olup; bu madde uyarınca yazılı soru önergesi metninde önerge sahibi milletvekillerinin kişisel görüşlerine yer verilmemesi gerekmektedir” olarak belirtildi.
“HER ŞEY ORTADA”
Karar sonrası gazetemize açıklamalarda bulunan Bayraktutan, “Meclis Kürsüsünden ‘Tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceklerini’ ifade eden açıklamalar sorun yaratmıyor, bunun Anayasaya aykırı olduğunu ve gereğinin yapılması gerektiğini söyleyince rahatsız oluyorlar” dedi. Bayraktutan sözlerine şöyle devam etti:
“Bakan Tekin bu ifadeleri kullanmış mıdır? Kullanmıştır. Keskin şekilde, üstüne basa basa tarikat ve cemaat yapılanmasını savunmuş mudur? Savunmuştur. Anayasaya aykırı beyanlarda bulunmamışsa bulunmadık desinler. Laiklik ilkesi açık şekilde ihlal edilmemişse edilmemiştir desinler. Ama her şey ortada.
“KURUM VE KİŞİLERİ ZAN ALTINDA BIRAKIYOR”
‘Devletin çocukların dağa çıkmasını engelleyemeyecek durumda olduğunu; bunu tarikat ve cemaatlerin engellediğini’ ifade eden Bakan, Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarını zedelemiştir, askerlerimizi, emniyet mensuplarımızı zan altında bırakmıştır. ‘Tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceklerini’ ifade etmek ‘Ben Anayasayı tanımıyorum ve tanımamaya da devam edeceğim’ demektir.
Tarikat ve cemaat yapılanmalarını bakanlık bünyesinde örgütlediğini ve buna devam edeceklerini Meclis kürsüsünden dile getiren, Anayasa’yı açıkça yok sayan ve her defasında bunu ifade eden kişinin görevine derhal son verilmelidir.”