Sanat Güncesi

Ankara’nın kültür-sanat programını sizler için derledik.

Sanat Güncesi
REKLAM ALANI
Yayınlama: 18.12.2023
A+
A-

Tiyatro

Ankara
DT “Toplu Hikâyeler”

Ankara
Devlet Tiyatrosu, seyircileri büyüleyici bir deneyime davet ediyor.
Donald Margulıes’in kaleminden çıkan ve Murat Somay tarafından
dilimize uyarlanan “Toplu Hikâyeler” adlı oyun,
izleyicilere unutulmaz bir tiyatro serüveni sunmaya hazırlanıyor. Yüksek
lisans öğrencisi Lisa Morrison, edebiyat dünyasının önde gelen
isimlerinden Ruth Steiner’dan ders almanın heyecanını
yaşamaktadır. Başlangıçta sadece öğrenci ve öğretmen
ilişkisi gibi görünen bu buluşma, zamanla öğrenci ile öğretmeni
arasındaki sınırları zorlayarak derin bir dostluğa dönüşür.
Ruth’un asistanı olarak Lisa, yazarlık kariyerini geliştirirken,
ikili arasındaki ilişki hırs, rekabet ve kaçınılmaz ihanetle
sınanacaktır. Ruth Steiner’ı canlandıran Sükun Işıtan ve Lisa
Morrison’ı hayat veren Elif Kaman, seyircilere duygusal bir yolculuk
vaat ediyor. Donald Margulıes’in derinlikli anlatımı, Murat
Somay’ın başarılı çevirisi ve Jason Hale’in yönetmenliğiyle
“Toplu Hikâyeler,” 19-22 Aralık tarihleri arasında her
akşam saat 20.00’de Ankara Devlet Tiyatrosu Küçük Tiyatro’da
seyircilerle buluşacak.

Ankara
DT “Gişe”

Ankara
Devlet Tiyatrosu, seyircilere çağdaş yaşamın derinliklerine
yolculuk eden, Jean Tardieu’nün kaleminden çıkan “Gişe”
adlı oyunuyla unutulmaz bir tiyatro deneyimi sunuyor. Yıldırım
Keskin’in başarılı çevirisi ve Ergin Özdemir’in yönetmenliğinde
sahneye konulan oyun, 19-23 Aralık tarihleri arasında her akşam
saat 18.30’da Oda Tiyatrosu’nda seyircisiyle buluşacak. “Gişe”
çağdaş yaşamın yalnızlığı ve monotonluğu içinde kaybolmuş
insanların düş dünyalarında yaşadıkları arayışı anlatıyor.
Duyarlılığını yitirmiş diyaloglar arasındaki insan
ilişkilerinin kopukluğunu ve kimliksizliklerini gözler önüne
seren bu absürt oyun, tren saatini sormak için danışma bürosuna
gelen bir adamın, bir memur tarafından bütün yaşamıyla ilgili
katı bir sorgulamaya tabi tutulmasını mercek altına alıyor.

Sanat Güncesi

Tiyatro
Antin Kuntin “Ben Şahsım Kendim”

21
Aralık Perşembe akşamı saat 20.00’de, Sinan Bengier Tiyatro
Salonu’nda gerçekleşecek olan “Ben Şahsım Kendim”
müzikali, izleyicilere unutulmaz bir müzikal deneyim sunmaya
hazırlanıyor. Bu etkileyici oyun, insanın iç dünyasında
orkestranın (beyin, zihin, bilinçaltı, alter-ego) tüm yaşamına
eşlik ettiği bir hikâyeyi anlatıyor. Müzikalde,
bir kadının kafasının içindeki çeşitli seslerin dinleyiciyle
buluştuğu bir atmosferde, içsesin hayatına müdahale etmesiyle
neler olabileceği sorgulanıyor. Aşkın çeşitli yönlerine ve
hayatın şarkı olduğu gerçeğine dair derin düşüncelerle örülü
bu hikâye, izleyicileri 21 Aralık Perşembe akşamı saat 20.00’de
duygusal bir yolculuğa çıkaracak. Bu
müzikal şölene katılmak için biletinizi şimdiden alın! “Ben
Şahsım Kendim” de, 45’liklerin nostaljik havasından, hayatın
arabeske büründüğü anlara kadar birçok duyguyu keşfedecek,
bazen kahkaha atacak, bazen kendinizi bulacaksınız.


Opera
ve Bale

Ankara
DOB/ G.Verdi “Maskeli Balo”

27
Aralık Çarşamba akşamı saat 20.00’de Opera Sahnesi’nde
gerçekleşecek olan “Maskeli Balo” isimli opera, duygusal
ve heyecan dolu anları bir araya getiriyor. Ankara Devlet Opera ve
Balesi (DOB) tarafından sahnelenen eser, aşk, ihanet ve intikam
karışımıyla izleyicilere unutulmaz bir performans vadediyor. Vali
Riccardo’nun içsel çatışmalarını ve aşkıyla baş başa
kaldığı “Maskeli Balo” operası, Amelia ve Renato’nun
hayatlarına dokunan karmaşık ilişkileri ele alır. Riccardo’nun
aşkı, dostluğu ve ihaneti konu alan bu opera, izleyicilere
duygusal bir yolculuk sunuyor.

İlk
Perde: Vali Riccardo’nun gizli aşkı ve Ulrica’nın kehanetiyle
başlayan olaylar.

İkinci
Perde: Amelia’nın imkânsız aşkından kurtulma çabası ve dostunu
koruma isteği.

Üçüncü
Perde: İntikam yemini edilen maske balosu ve trajik bir son.

Opera
Sahnesi, “Maskeli Balo” ile izleyicilere unutulmaz bir gece
sunmaya hazırlanıyor. Bu büyülü gösteriyi kaçırmamak için
biletlerinizi şimdiden temin edin. Opera severler, duygusal anların
ve müziğin büyüsüne kapılmak için Ankara DOB’da buluşuyor!

Sanat Güncesi

Konser

CSO
Ada Ankara/Anadolu Nefesli Beşlisi Del Mundo “Dünya Turu”

Anadolu
Nefesli Beşlisi, kendine özgü tarzı ve etkileyici
performanslarıyla müzikseverlerin ilgi odağı olmaya devam ediyor.
20 Aralık Çarşamba akşamı saat 20.00’de CSO Ada Ankara Mavi
Salon’da gerçekleşecek olan Anadolu Nefesli Beşlisi, “Del Mundo”
isimli projesiyle, seyircilere unutulmaz bir dünya turu yaşatmaya
hazırlanıyor. Proje
kapsamında Anadolu Nefesli Beşlisi, üfleme beşli eserleri ile
dinleyicilere dünya müziğinin eşsiz atmosferini sunacak.
Macaristan sokaklarından, Arjantin sahillerine, Fransa’nın özel
tınılarından Anadolu’nun dört bir köşesine uzanan geniş bir
repertuarla, seyircilere unutulmaz bir müzik şöleni vadederken,
her bir parçaya kendi özgün düzenlemelerini de ekleyecek. Anadolu
Nefesli Beşlisi, sadece dünya müziğinin klasik eserlerini icra
etmekle kalmayacak, aynı zamanda kendi düzenlemeleriyle de
seyircilere benzersiz bir müzik ziyafeti sunacak. Bu özel
düzenlemeler, dinleyicilere müziğin farklı yönlerini keşfetme
fırsatı verecek. Bu özel konser, müzikseverleri eşsiz bir
müzikal yolculuğa davet ediyor. 20 Aralık Çarşamba günü saat
20.00’de CSO ADA ANKARA Mavi Salon’da gerçekleşecek etkinlik için
biletlerinizi şimdiden temin edin ve bu büyülü geceye tanıklık
edin.

CSO
Ada Ankara/Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası “İsmet
İnönü’yü Anma Konseri”

Cumhurbaşkanlığı
Senfoni Orkestrası, büyük bir gurur ve duyguyla sunar: İsmet
İnönü’yü Anma Konseri. Bu özel gecede orkestra şefi Gürer
Aykal yönetiminde, müzikseverlere unutulmaz bir deneyim yaşatmak
üzere sahne alacak. Bu
müzikal serüvenin başrolünde Antonín Dvorák’ın ünlü Çek
viyolonselcisi Hanuş Vihan’a ithaf ettiği eser olan “Viyolonsel
Konçertosu, Op.104, Si minör” bulunmaktadır. Aynı zamanda,
Tchaikovsky’nin Bayreuth ziyareti sırasında üç haftadan kısa
bir süre içinde bestelediği ve eski öğrencisi Sergei Taneyev’e
ithaf ettiği, Dante’nin İlahi Komedyası’ndan ilham alan
“Francesca da Rimini Op.32” eseri de gecenin diğer
mücevheridir. Antonín Dvorák’ın Viyolonsel Konçertosu üç,
Tchaikovsky’nin Francesca da Rimini eseri dört bölümden
oluşmaktadır. Bu özel gece, tarihi eserlerin büyüleyici
sesleriyle dolu olacak. 22 Aralık Cuma akşamı saat 20.00’de CSO
ADA ANKARA Ana Salon’da gerçekleşecek bu muazzam konseri kaçırmamak
için biletlerinizi şimdiden temin edin. Unutulmaz bir müzikal
yolculuk sizi bekliyor!


Sergi

Yapı
Kredi Müzesi / İstanbul

Bir
İdealin Peşinde: Atatürk ve Alaca Höyük”

Yapı
Kredi Müzesi, Alaca Höyük kazılarında çıkarılan arkeolojik
eserlerin önemli bir bölümünü geçici süreyle müzesine
taşıyor. Bu eserler, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk arkeoloğu
Remzi Oğuz Arık ve etnolog Hâmit Zübeyr Koşay tarafından 1935
yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün direktifleriyle Çorum’da
başlatılan kazılarda ortaya çıkarıldı. Alaca Höyük kazıları,
Türkiye Cumhuriyeti’ni uluslararası alanda temsil eden ilk
bilimsel kazı unvanına sahip. TC Kültür ve Turizm Bakanlığı
ile Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık’ın işbirliğiyle
hazırlanan “Bir İdealin Peşinde: Atatürk ve Alaca Höyük”
sergisi, Cumhuriyet’in 100. yılına özel olarak düzenlendi.
Sergi, 10 Mart 2024 tarihine kadar Yapı Kredi Müzesi’nde ücretsiz
olarak ziyaret edilebilecek. Sergi
kapsamında, Türkiye’nin farklı müzelerinde korunan arkeolojik
eserlerin önemli bir bölümü ilk defa bir arada sergilenecek.
Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Alaca Höyük Müzesi, Çorum Müzesi
ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nden 235 arkeolojik ve etnografik
orijinal eser, İstanbul Yapı Kredi Müzesi’ne getirilerek
kronolojik ve tematik bölümler altında sunulacak. Ayrıca, Türk
Tarih Kurumu Arşivi’nden seçilen fotoğraflar ve Mahmut Akok
tarafından yapılan orijinal çizimlerin bir kısmı da sergide yer
alacak. “Bir İdealin Peşinde: Atatürk ve Alaca Höyük”
sergisinin küratörlüğünü Nihat Tekdemir, bilimsel
danışmanlığını ise Tayfun Yıldırım yapıyor. Sergi, Kültür
Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Yapı Kredi
Müzesi’nin işbirliğinin bir ürünü. Serginin koordinatörlüğünü
Bülent Gönültaş, Mehtap Ateş ve Nilüfer Babacan üstlenirken,
tasarımını Karşılaşmalar ekibi gerçekleştirdi.


Doğan
Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi/ Ankara

“Kazların
Senfonisi” – A.Kadir Ekinci

Bugün,
Kars ve çevresinin geniş mera alanlarına sahip olması sayesinde
her yıl çok sayıda kaz yetiştirilmektedir. Bu kazlar, yöre
insanının temel gelir kaynaklarından birini oluşturarak etleri ve
tüylerinden faydalanılmaktadır. Kazlar, hızlı yürüyüşleri,
uçuşları ve yüksek sezgileriyle bilinirler. Kazların vücutları,
kendine özgü desenlerle süslü tüylerle kaplıdır. Kimi kazlar,
Kars’ın beyaz kar’ı gibi bembeyaz tüylere sahiptir. Bu
güzellikleriyle öne çıkan kazlara yöre halkı, “Kars’ın
Kızı” diye hitap eder ve onlara isimler verir, övgüler
sunarlar. Sanatçı,
fotoğrafa olan tutkusunu çocukluğunun geçtiği yerlerdeki gizemli
sessizlikle birleştirerek başlamıştır. Daha önce
gerçekleştirdiği “Sessiz Işık”, “Uzak Işık”
ve “Mal Meydanı” adlı sergileriyle öykülerini anlatan
sanatçı, bu kez Kars’ın simgesi haline gelmiş kazların yaşam
alanına odaklanmıştır. Sergi,
Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi – Andrey Karlov
Gennadiyeviç Sergi Salonu’nda 19 Aralık 2023 tarihinde saat
18.00’de açılacak. Sergi, 01 Ocak 2024 tarihine kadar ziyaret
edilebilecektir. Sanatseverleri ve fotoğraf tutkunlarını bu
etkileyici sergiye davet ediyoruz!


Kitap

Yaz
Evi/

Mehmet
Zaman Saçlıoğlu

Mehmet
Zaman Saçlıoğlu’nun ‘Yaz Evi’ adlı eseri, ödülleri ve
eleştirileriyle gündemde. Bu eser, yedi öyküsüyle “yayımlanmamış
dosya” dalında 1993 Yunus Nadi Öykü Ödülü’nü kazandı ve
kitap çıktıktan sonra 1994 Sait Faik Hikâye Armağanı’nı elde
etti. Saçlıoğlu, hikâyelerinde alışılmışın sınırlarını
zorluyor. Gizemli ve mizahi öğeler taşıyan hikâyelerinde, yeni
benzetmeler buluyor ve yeni ruhsal durumlar yaratıyor. Sıra dışı
olayları ve durumları seviyor ve bunları sıra dışı bir
anlatımla dile getiriyor. Eser,
‘Bir Yaz Evi’, ‘Pencere Önümün Yolcusu’, ‘Kızım’
gibi hikâyeleri içeriyor ve okuyucuları edebiyat hazzıyla
buluşturmayı hedefliyor. Kitapta yer alan bir diğer dikkat çeken
öykü ise, “Siz bu dünyada aynı hızda dönen iki saat bulabilir
misiniz? Tüm saatler bozuktur beyefendi…” başlangıcıyla
okuyucuları saatler ve zaman üzerine düşünmeye davet ediyor.
Mehmet Zaman Saçlıoğlu’nun ‘Yaz Evi’, ödülleri ve
eleştirileriyle edebiyat dünyasında önemli bir yer edinmiş
durumda.


REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.