Dubai’de düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Konferansı’nda (COP28) fosil yakıtlardan uzaklaşma çağrısı yapan anlaşma taslağı onaylandı.
COP28 Başkanı Sultan el-Jaber, anlaşmanın iklim değişikliğine “kapsamlı bir yanıt” sunduğunu ve “1.5 dereceyi ulaşılabilir tutmaya yönelik sağlam bir eylem planını” temsil ettiğini söyledi.
Anlaşma metninde konferans katılımcılarının birçoğunun talep ettiği gibi, ülkelere enerji sistemlerinde fosil yakıtların kullanımından uzaklaşmaları çağrısında bulunuluyor.
Metin, sıcaklık artışlarını 1.5C ile sınırlandırılması için derin, hızlı ve sürekli azaltımlara ihtiyaç olduğunu kabul ediyor.
Anlaşmada “ilk kez fosil yakıtlardan bahsedilmesi” müzakerecilerin çoğu tarafından önemli bulundu.
COP28’den bildiren BBC İklim Muhabiri Esme Stallard, anlaşma metnindeki değişiklikleri ana hatlarıyla şöyle özetliyor::
“Üstlenebilir” yerine “Katkıda Bulunabilir”
Eski metin, ülkelerin bir dizi eylem “üstlenebileceğini” söylüyordu. Artık metin “ülkeleri katkıda bulunmaya çağırıyor”.
“Azaltım” yerine “geçiş yapma”
Önceki taslakta ülkelerin “fosil yakıtların hem tüketimini hem de üretimini azaltabileceği” belirtiliyordu. Şimdi ülkelere “enerji sistemlerinde fosil yakıtlardan kademeli geçiş için katkıda bulunmaya” “çağrıda bulunuyor”.
Salımların tepe noktasına ulaşması
Son taslakta, küresel ısınmayı 1.5C ile sınırlamak için sera gazı salımlarının 2025 yılına kadar tepe noktasına ulaşması gerektiği belirtiliyordu. Oysa yeni taslak, bilimsel modellemelerde salımların 2025 yılına kadar tepe noktasına ulaşacağının tahmin edildiğini kabul ettiğini söylüyor.
Farklı zamanlamalar
Tüm ülkelerin salımlarını aynı anda düşürmeye başlamalarının beklenmemesi gerektiği, bunun ülkelerin kalkınma seviyesine bağlı olduğunun kabul edildiği yeni bir metin var. Gelişmekte olan ülkeler yüzleştikleri farklı ekonomik koşullar nedeniyle böyle bir tanım talep ediyordu.
’30 YILDIR İLK KEZ FOSİL YAKITLARIN SONUNUN BAŞLANGICINA ERİŞEBİLİRİZ’
Avrupa Komisyonu’nun İklim Kriziyle Mücadeleden Sorumlu Üyesi Wopke Hoekstra, anlaşma taslak halindeyken basın mensuplarına yaptığı açıklamada anlaşmanın “gerçekten önemli olabileceğini” söyledi.
Hoekstra, bir COP metninde ilk kez fosil yakıtlardan bahsedildiğine atıfta bulunarak, “30 yıldır ilk defa fosil yakıtların sonunun başlangıcına ulaşabiliriz” dedi.
Planın, küresel ısınmayı hayati önem taşıyan 1,5C hedefiyle sınırlandırma amacını güvence altına alma yönünde “çok önemli bir adımı” temsil ettiğini söyledi.
Daha önceki hiçbir iklim zirvesinde ülkeler petrol, gaz ve kömürden uzaklaşmak konusunda anlaşmaya varamamıştı.
Fosil yakıtlar, iklim değişikliğinin akla gelen ilk sebeplerden biri olsa da bugüne kadarki iklim konferanslarının anlaşma metinlerinde nadiren bahsedildi.
Bir anlaşmaya varılabilmesi için ‘Paris Anlaşması kapsamındaki ilk durum değerlendirmesi’ başlıklı taslak anlaşma metninin iklim zirvesine katılan 198 ülke tarafından onaylanması gerekiyordu.
Ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Pazartesi günü delegelere sunduğu taslak, “son derece yetersiz” ve “tutarsız” diye nitelenerek tepki çekmişti.
Salı sabah saatlerinde sona ermesi gereken konferansta fosil yakıt kullanımını sınırlamak için bundan sonra atılacak adımlarda anlaşmaya varılamaması nedeniyle müzakereler bu sabaha kadara devam etmişti.
ADA DEVLETLERİ VE SİVİL TOPLUM NE TEPKİ VERDİ?
39 ada devletinin oluşturuğu Küçük Ada Devletleri Birliği’nin Başkanı Somoa’nın müzakerecisi anlaşmaya ilişkin kararın kendilerinin yokluğunda alındığını söyledi.
Baş Müzakereci Anne Rasmussen, “Bu süreç bizi hayal kırıklığına uğrattı” dedi.
Güney Amerika ülkesi Bolivya ise, “Son sekiz yıl gelişmiş ülkelerin sorumluluklarını silmek üzere yoğun çalışmalarıyla geçti” dedi ve anlaşmanın dünyayı daha eşitsiz ve adaletsiz hale getireceğini söyleyerek eleştirdi.
Uluslararası İklim Eylem Ağı (CAN) konuyla ilgili basın açıklamasında, sivil toplumun çalışmalarının katkısıyla ilk kez fosil yakıt çağının bitişine dair bir işaret verildiğini vurguladı.
CAN, buna karşın, “fosil yakıtlardan uzaklaşma yolu en başından risk altında çünkü bu enerji geçişinin nasıl fonlanacağı ve tarihsel sorumluluğu olanların küresel Güney’deki kırılgan insanlar ve ülkeler için adalet ve eşitliği güvence altına almakta neleri üstleneceği üzerinde bir uzlaşı yok” uyarısında bulundu.
Açıklamada, “Finansman eksikliği ve anlaşmada yer alan yanlış çözüm boşlukları, fosil yakıt endüstrisine fosil yakıtlardan tam anlamıyla uzaklaşmayı engellemek için açık kapı olamaz.” ifadeleri yer aldı.