Yaklaşık 132 milyon yıl öncesine dayanan bitkiler olduğu düşünülen iki küçük, oval fosilin aslında şimdiye kadar yaşamış en büyük kaplumbağalardan bazılarını içeren soyu tükenmiş bir deniz kaplumbağası kalıntıları olduğu ortaya çıktı.
Araştırmacılar, günümüzden 132 ila 113 milyon yıl öncesine dayanan bitkiler olduğu düşünülen iki küçük, oval fosilin aslında yavru deniz kaplumbağalarının kalıntıları olduğunu ortaya çıkardı.
Başlangıçta fosillerin, yaprakları kama şeklinde bölünmüş ve tabanlarından yayılan damarları olan modern “at kuyrukları” ile ilgili soyu tükenmiş bir bitki olan “sphenophyllum” türünü temsil ettiği düşünülüyordu. Ancak, uzmanlar şimdi bunun bir hata olduğunu söylüyor.
Bogota’daki Universidad del Rosario’dan çalışmanın ortak yazarlarından Prof Edwin Cadena, “Fosillerin yeniden incelenmesi sırasında yaprakların damarlarını bulmaya çalıştık. Ancak gözlemlediğimiz şey, süngerimsi kemik dokusundan oluşan hassas bir tabakaydı ve bu da bizi bu fosillerin bitkilere ait olma ihtimalini ortadan kaldırmaya yöneltti. Bunun yerine, onları omurgalı fosilleriyle karşılaştırmaya başladık ve aklımıza hemen yumurtadan çıkan kaplumbağaların görüntüleri geldi” dedi.
Ekip, 5 cm ve 6 cm uzunluğundaki oval fosillerin aslında deniz kaplumbağalarının sert kabukları ya da karapasları olduğunu ortaya çıkardıklarını söylüyor. Başlangıçta yaprak damarları olduğu düşünülen şeylerin aslında kemik büyüme desenleri olduğunu belirten ekip, kabuk içinde nöral ve kostal adı verilen kemiklerin yanı sıra bunlar arasında oldukça tırtıklı eklemlere dair kanıtlar da bulunduğunu belirtiyor.
Araştırmacılar kaplumbağaların muhtemelen bir yaşından küçük olduğunu ve “Desmatochelys padillai” türünden olduğunu söylüyor. Bunun şimdiye kadar yaşamış en büyük kaplumbağalardan bazılarını içeren soyu tükenmiş bir deniz kaplumbağası grubundan olduğu biliniyor.