Zorunlu eğitim çağındaki çocuklar, 13 yaştan itibaren artan biçimde eğitim dışına çıkıyor. 14 yaşındaki çocukların yüzde 3.1’i okula kayıtlı değil. 17 yaşındaki çocuklarda bu oran yüzde 8.2’ye yükseliyor. 2022-2023 öğretim yılında zorunlu eğitim çağındaki yaklaşık 442 bin 643 çocuk eğitimin dışında kaldı. Bunların 221 bin 739’u ise kız çocuğu.
Eğitim Reformu Girişimi’nin (ERG) hazırladığı “Eğitim İzleme Raporu 2023” dün yapılan toplantıyla tanıtıldı.
Rapordaki bazı bulgular şunlar:
Eğitim dışına çıkan kız çocuk sayısının 14 yaş itibarıyla 20 binin, 15-16 yaş itibarıyla ise 30 binin üzerine çıktığı görülüyor. 17 yaşta ise 50 binin üzerine çıkıyor. 14 yaş sonrası bu hızlı artış özellikle bu yaş itibarıyla kız çocukların eğitimde kalmasına yönelik müdahale programlarına ihtiyaç olduğunu gösteriyor.
6-9 yaş grubunda eğitim dışındaki çocuk sayısı yaklaşık 75 bin 174, 10-13 yaşta yaklaşık 83 bin 401, 14-17’de ise yaklaşık 284 bin 68 çocuk eğitim dışında. Bu grup ekonomik etkenler, engellilik ya da erken yaşta ve zorla evlilikler gibi nedenlerle eğitim dışına çıkıyor olabilir.
Açıköğretim ortaokuluna giden öğrencilerin tüm öğrencilere oranı bir önceki yıl 3.2 iken bu sene bu oran 6.1’e yükseldi. Tüm yaş gruplarında açıköğretim liselerine kayıtlı öğrenci sayısı ise 2 milyon 9 bin 480.
2022-2023’te 3-5 yaş grubunda net okullulaşma oranı yüzde 51.4, 4-5 yaşta yüzde 63.6, 5 yaşta ise yüzde 85. VERİLER TUTARSIZ
Raporda, “Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı 4-6 yaş kurslar, belediyelerce ve derneklerce açılan kreşler” diye tanımlanan toplum temelli kurumlarda öğrenim gören öğrenci sayısının bir önceki öğretim yılına oranla yüzde 21.3 artarak 154 bin 417 olduğu belirtiliyor. Ancak Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün Ocak 2023’te yaptığı açıklamaya göre 4-6 yaş Kuran kurslarına kayıtlı 193 bin 564 öğrenci bulunuyor.
Raporda bu konuda, “Bu, resmi belgelerde ve açıklamalarda bir süredir devam eden veri tutarsızlığının 2022-2023’te de sürdüğü anlamına geliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’yla MEB’in uygulamalarında eğitimin ve eğitmenlerin standartlarının uyumlu hale getirilmesi, başta öğrenci sayısı olmak üzere tutarlı veri toplanması ve bu verilerin açıklıkla paylaşılması acil ve elzemdir” deniyor.