2021 sonlarında İnkılap Kitabevi’nden çıkan Seda Ünsar imzalı “Düşüş: siyaset ve felsefe odasında aşk hikayeleri” adlı roman kısa sürede 2. baskısını yaptı. Seda Ünsar, cumhuriyetin 100. yıldönümü olan Pazar günü saat 16.00 ile 18.00 arasında TÜYAP’ta kitabını imzalayacak.
Varoluşçuluğa dayanan roman, aynı zamanda geniş bir akademik çerçeve, “roman içinde roman” ve “roman içinde hikaye” sunuyor. Varlık Dergisi’nin Nisan 2022 sayısına röportaj veren yazar romanı yazış tarzı için David Lynch’ten alıntılayarak kurgulamadan adeta bir bilinçaltı boşalması olarak yazdığını söylüyor.
Roman içindeki hikaye S karakterinin metaforlara dayalı olarak yazdığı kapitalizm-emperyalizm kritiği iken, roman içindeki roman Ali karakterinin yazdığı bir 19. yüzyıl Rus hikayesi.
Akademik çerçeve içinde imparatorluktan cumhuriyete geçiş, Marksizm ve Frankfurt Okulu, Batı Aydınlanması, oryantalizm, Doğu’daki akılcı akım sayılabilir. Tüm bu makro-tarihi konular, Marksist ve liberal teorilerin kritiğiyle, karakterlerin diyalog ve monologlarına yerleştirilmiş. Romanın en çarpıcı yanlarından biri de, kuşkusuz, bir Batı Doğu karşılaşması oluşu.
Litera Edebiyat Dergisi’nde Hakan Tarman’ın değerlendirmesine göre Düşüş, “gerçeğin peşine düşme” eylemini bilinçsizce yapan çocukluk arkadaşı iki ana karakterin (S ve Ali), İstanbul’dan San Fransisko’ya ve Los Angeles’a uzanan hayatlarında, hayatın anlamı ya da anlamsızlığını keşfetmelerini anlatıyor. Tarman “Yolculuğumuz tamamen düşsel, onu güçlü kılan tek şey bu” (s. 460) diyor Ali” diyerek özetlemiş.
Benzer şekilde Birgün Gazetesi’nde romanı değerlendiren Dr. Erdem Ünal Demirci “Hayatı anlamak, yeniden kurmak için güvenli limanları terk etme cesaretine sahip olmak gerekir. Düşüş yola düşenlerin, yolda düşenlerin hikâyesini entelektüel bir arka planla ve büyük bir başarıyla anlatıyor” diyor.
Mahal Edebiyat ve Panzehir Edebiyat dergilerinde çıkan yazılarda ise, roman “sıradışı ve dünya edebiyatına en yakın romanlardan biri” olarak değerlendirilmiş.
Panzehir Edebiyat’ta Aybars Kök romanın eş zamanlı olarak klasik, modern ve postmodern edebiyat unsurları içerdiğinden söz etmiş. Tartıştığı konular, roman içinde roman olarak yazılmış olan 19. yüzyıl Rus hikayesi ve genel anlamda bir Aydınlanma romanı oluşu, romanı klasik ve modern edebiyata yaklaştırırken, üslubun zaman zaman postmodern izler taşıdığı ifade edilmiş. Yazıda romanda ayrıca önemli bir metaforik anlam içeren film göndermelerine de değinilmiş.
Mahal Edebiyat Dergisi’nde Umut Şenoğlu kitap için şöyle yazmış: “Düşüş hayli önemli, bence oldukça büyüleyici, sarsıcı ve yaratıcı; kısacası, kelimenin tam anlamıyla farklı bir kitap. Seda Ünsar bu ilk romanla karşımıza akademik kimliğinin ötesinde önemli ve farklı bir düşünür ve edebi açıdan güçlü bir üsluba sahip yaratıcı bir yazar olarak çıkıyor. Roman kesinlikle bir çağ romanı, hayatın anlamını ve anlamsızlığını yaşadığı çağda fakat önceki çağlara da uzanarak sorgulayan bir roman; aynı zamanda toplumsal bir roman. Dahası, bu toplumsallık Türkiye’yi içerdiği kadar evrensel de olan bir toplumsallık” ve eklemiş “Bir romanda rastlanmayacak derecede yoğun ve sofistike felsefi içeriğinden yola çıkarak ve Nietzsche’nin üstinsanından ilham alarak, Düşüş’ü üstroman olarak selamlıyor; Türk ve dünya edebiyatında sıra dışı bir yer almasını umuyorum”.
Prof. Dr. Seda Ünsar, lise sonrası, uluslararası öğrenci değişim programı AFS ile Tayland’da geçirdiği bir yılın ardından ÖYS 49. olarak Koç Üniversitesi‘nde Uluslararası İlişkiler alanında Vehbi Koç bursuyla lisans eğitimi aldı. Sonrasında Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya Eyaleti Los Angeles kentinde Claremont Graduate University’de yüksek lisans ve University of Southern California’da yüksek lisansı ve doktora eğitimini tamamladı. İtalya’nın Floransa kentinde European University Institute’ta burslu postdoktora eğitiminden sonra, bir süre Londra’da London School of Economics’te ziyaretçi akademisyen olarak bulundu ve Los Angeles’ta Yard. Doç. Dr. olarak çalıştı. Türkçe ve İngilizce piyes ve sinema denemeleri yazdı.