Boğaziçi Üniversitesi’ndeki direnişin 1008. gününde mezunlar ve akademisyenler Cüneyt Arkın Sanatçılar Parkı’nda nöbet tuttu. Akademisyenler, “Muhalefetsizlik nedeniyle direnişimiz demokrasiye ilerleyebilmek için tek araç oldu” dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği (BÜMED), bu seneki “Mezunlar Günü”nü dün Cüneyt Arkın Sanatçılar Parkı’nda düzenlendi. Boğaziçi Üniversitesi’ne 2 Ocak 2021’de Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasıyla başlayan direniş 1008. gününde Cüneyt Arkın Sanatçılar Parkı’nda devam etti.
Boğaziçi mezunları ve akademisyenler 1008. kez hukuksuzluklara karşı “Mezunların kampusa girmesi engellenemez”, “Kapılar kilitli fikirler hür” yazılı dövizler taşıyarak nöbet tuttu. Etkinlikte Boğaziçi Üniversitesi eski rektörü Emeritus Prof. Dr. Üstün Ergüder de dahil olmak üzere birçok akademisyen konuşmacı olarak yer aldı.
‘FAZLA MÜDAHALE VAR’
Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü akademisyenlerinden Prof. Dr. Cem Ersoy, üniversitede yaşanan gelişmeleri Cumhuriyet’e değerlendirdi. Ersoy, “Üniversite dışından rektör atamasına kadar çok harika bir yerde, küçük bütçelerle dünya ölçeğinde araştırmalar yapıyorduk. Türkiye’de az sayıda bulunan kaliteli öğretim kurumlarından biri olan Boğaziçi’ne çok fazla müdahale var. Öğrencilere ve öğretmenlere yüzlerce disiplin soruşturması açılmış bir durumda” dedi.
Boğaziçi’nde süren direnişi değerlendiren Boğaziçi akademisyenlerinden bilgisayar mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Tuna Tuğcu ise “Bu direniş tarihi bir direniş oldu. Ülkedeki muhalefetsizlik nedeniyle bizim direnişimiz ülkenin demokrasiye ilerleyebilmesi için tek araç gibi bir şeye dönüştü. Ülkede demokrasiyi savunmak sadece bir üniversitedeki öğrencilere ve hocalara düşmemeli, tüm topluma ait olmalı. Melih Bulu geldiği gibi gitmişti, bu durum Naci İnci için de geçerli olacaktır” diye konuştu.