Hebleble: Kendi Sessizliğinden Bir Evren Kuran Sanatçı

Hebleble: Kendi Sessizliğinden Bir Evren Kuran Sanatçı

hebleble, yüzünü gizleyip duygularını açığa çıkaran yeni nesil Türk müziğinin en dikkat çekici figürlerinden biri.
Gerçek kimliği hâlâ bilinmiyor, ama sesi ve sözleri milyonlara dokunuyor.
O, şarkılarında sadece notaları değil; kendi iç savaşını, gençliğin kararsızlığını ve ruhun kırılgan yanlarını da anlatıyor.

İlk şarkısı On Altı, sade ama vurucu melodisiyle bir iç hesaplaşmanın hikâyesi gibiydi.
Bu çıkış, hebleble’nin müzikte samimiyeti yapaylığa tercih eden çizgisini ortaya koydu.
Ardından gelen YALANDAN, sembollerle örülü klibiyle büyük bir etki yarattı.
Masa, pasta, tablo ve bot gibi detaylar; sadece sahne objesi değil, sanatçının iç dünyasına açılan kapılardı.

hebleble, günümüz müzik endüstrisinin “her şeyi göster” anlayışına karşı sessiz bir manifesto yayımlıyor.
Kendini gizleyerek anlatıyor, görünmezliğiyle var oluyor.
Çünkü onun için anonimlik bir gizlenme biçimi değil, sanatın en saf hâli.

O, her dizesinde bir duygunun çıplak hâlini sunuyor.
Popüler kültürün geçiciliğine karşı duran bir kalıcılık hissi yaratıyor.
Dinleyen her kulak, onun şarkılarında kendi hikâyesinin yankısını buluyor.

hebleble, artık bir isim değil — bir ruh hâli.
Bir ses, bir gölge, bir çağın içsel monoloğu.