AKP iktidarı döneminde eğitim sistemi yapboza döndü. Bakanlar en çok laik, çağdaş, bilimsel müfredatta ve sınav sistemlerinde değişikliğe gitti. Tarikatların okullara girmesinin önü açıldı. Eğitim dinselleşti.
AKP’nin 22 yıllık iktidarında en çok tartışılan konuların başında eğitim geldi. AKP, “kindar ve dindar nesil” hedefiyle milli eğitim sisteminde değişiklikler yapmayı hedefledi. Bu kapsamda başta tarikat ve cemaatler olmak üzere kendi kurduğu/kurdurttuğu vakıfları eğitim sistemine dahil etmeye, okullara sokmaya ve öğrencileri okul dışında bu yapılara yönlendirmeye çalıştı. En son din görevlilerinin okula girmesinin yolunu açan ÇEDES projesiyle bu durum tartışmaları hareketlendirdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 25 Nisan’da “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adıyla yayımladığı yeni müfredat ise “dini eğitim” temelli oluşturuldu.
BAKAN DAYANMADI
Son gelişmelerden hareketle AKP dönemindeki bakanların faaliyetleri de merak konusu oldu. AKP, söz konusu hedef kapsamında eğitimde hareket etmeye çalışırken kendi içinde ortak anlayış kuramadı. Bu durum da eğitim sisteminin bozulmasına neden oldu. AKP iktidarında toplam dokuz bakan görev alırken bakanların faaliyetleri de şunlar oldu:
ADAY ÖĞRETMEN SİSTEMİNİ GETİRDİ
* Erkan Mumcu (Kasım 2002- Mart 2003): AKP’nin ilk Milli Eğitim Bakanı olan Mumcu döneminde, öğretmenlik mesleğinde “aday öğretmen”, “öğretmen”, “uzman öğretmen” ve “başöğretmen” kademelerinin getirilmesine ilişkin çalışmalar başlatıldı.
717 DERSİN PROGRAMI DEĞİŞTİ
* Hüseyin Çelik (Mart 2003-Mayıs 2009): Bakanlığı süresince toplam 717 dersin programı yenilendi. Çelik döneminde, “laiklik ilkesine aykırı olmadığı savunularak dinin istismar edilmeden dini eğitimin uygulanmaya konması” çalışmalarına da başlandı. Ayrıca, Ortaöğretim Kurumları Sınavı (OKS) kaldırıldı ve yerine Ortaöğretime Geçiş Sistemi (OGES) getirildi. “Her ile üniversite” programı da Çelik döneminde başladı.
EŞİTSİZLİK YARATAN PROJENİN MİMARI
* Nimet Çubukçu (Mayıs 2009-Temmuz 2011): Üniversite giriş sınavının 2010 yılından başlayarak YGS ve LYS olmak üzere iki aşamalı ve çok oturumlu olarak uygulanmaya başlanması oldu. Bu dönemin en dikkat çeken projesi, bugüne değin toplam 1 milyon 437 bin 800 tabletin dağıtıldığı ancak eğitimde yeni eşitsizlikler yaratan “Fırsatları Artırma Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH)” oldu.
TEPKİ ÇEKEN 4+4+4’E GEÇİLDİ
* Ömer Dinçer (Temmuz 2011-Ocak 2013): Dinçer döneminin en tepki çeken uygulaması ise Türk eğitim sisteminin “4+4+4” şeklinde kademelendirilmesi oldu. Ayrıca, Dinçer döneminde dini eğitimini kuvvetlendirecek birtakım kararlara da imza atıldı. Bazı MHP ve Demokrat Partili milletvekillerinin de desteğiyle, seçmeli “Kuranıkerim” ve “Peygamberimizin Hayatı” dersleri kabul edildi.
DERSHANE KRİZİ
* Nabi Avcı (Ocak 2013-Mayıs 2016): Avcı dönemi, AKP ile FETÖ çatışmasına denk geldi. Belleklerde kalan olayı 2014’te TBMM’den geçen yasa teklifiyle dershanelerin kapatılması oldu. Ayrıca bakanlık yine bu yılda taşra teşkilatında boş bulunan bin 709 şube müdürü kadrosunda sadece sözlü notları değerlendirmeye alarak atama yaptı. Atamalar yargıya taşındı ve danıştay yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ayrıca SBS 2012- 2013 öğretim yılında son kez uygulandı, 2013-2014 öğretim yılının başında Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemine geçildi. MEB, 2015’te “Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği”nde değişiklik yaparak öğretmenlere performans değerlendirmesi getirdi.
ÖĞRETMEN ATAMALARINDA MÜLAKAT TARTIŞMASI
* İsmet Yılmaz (Mayıs 2016-Temmuz 2018): Yılmaz, döneminde eğitimin gündeminde öğretmen atamalarında mülakat ve sözleşmeli öğretmen atamaları sorunu vardı. Yılmaz, öğretmen atamalarında “mülakatın” uygulanmasında ısrar ederken “öğretmen atamalarının tamamının sözleşmeli yapılması, dört yılın sonunda başarılı olanların kadroya alınması” projesi en çok tartışıldı. Öğretmenlerin atama sistemini sil baştan düzenleyen Milli Eğitim Akademisi’nin temelleri o dönemde atıldı.
SELÇUK AFFINI İSTEDİ
* Ziya Selçuk (Temmuz 2018-Ağustos 2021): Selçuk döneminde eğitim sisteminde yeni model tartışmaları damgasını vurmuştu. Yeni eğitim sistemi çerçevesinde ders sayısının azaltılması, öğrenciye üniversitelerde olduğu gibi ders seçme hakkının tanınması hedeflendi. Ancak bakan 2021’de görevden affını istedi.
ÇEDES’İ BAŞLATTI
* Mahmut Özer (Ağustos 2021- Haziran 2023): Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Genel Müdürlüğü Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle özel veya resmi kurumlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği halinde düzenlenecek faaliyetler için Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nden görüş şartı kaldırıldı. Ayrıca ÇEDES projesi de Özer döneminde imzalandı.
GERİCİLİK ÖNE ÇIKTI
* Yusuf Tekin (Haziran 2023 – günümüz): AKP’nin son Milli Eğitim Bakanı ise mevcut bakan Tekin oldu. Tekin, eğitimde hızlı bir gericileşmeyi başlattı. İnanç ve manevi değerler temelli yeni müfredat hazırlandı. Tekin’in “Sizin tarikat-cemaat dediğiniz bizim STK dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Onlarla da protokol yapmaya devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor” sözleri gündem oldu.